Göğüsler kadının kendi beden algısında mutlu ve kendine güvenli hissedebilmesini sağlayan en önemli beden bölümlerinden birisidir. Her kadın, estetik olarak güzel görünümlü göğüslere sahip olmak ister. Bunun yanında gelişim geriliği ya da doğum sonrası kilo kaybı sonucu hacmini yitiren meme dokusu, üzerini saran derinin de bol kalması sonucu sarkık bir görüntü kazanabilir ya da göğüsler doğuştan küçük veya asimetrik olabilir.
Bu durumlarda estetik meme ameliyatlarına başvurulur. Hasta, estetik meme ameliyatlarından hangisinin ve ya hangilerinin yapılacağına, doktoru ile birlikte karar verir. Aşağıdaki tabloda, hangi ameliyatın hangi estetik problemleri çözdüğü gösterilmiştir.
- Göğüslerle İlgili Estetik Problemler Uygulanan Ameliyat
- Küçük Göğüsler Meme Büyütme(silikon protez uygulaması)
- Normal Hacimli Ancak Sarkık Göğüsler Meme Dikleştirme
- Küçük ve Sarkık Göğüsler Meme Dikleştirme+ Meme Büyütme(silikon protez uygulaması)
- İstenilenden Büyük Göğüsler Meme Küçültme
- Asimetrik Meme Duruma göre büyütme, küçültme veya dikleştirme
Meme küçültme ameliyatı neden yapılır ?
Meme küçültme ameliyatı diğer estetik meme ameliyatlarından bir yönüyle ayrılır: Sadece psikolojik nedenlerle değil daha çok fizyolojik nedenlerle yapılan bir estetik ameliyattır. Çünkü iri memelere sahip kadınlarda boyun, sırt, bel ağrıları, sarkmaya bağlı kronik meme ağrıları, duruş bozuklukları, terleme nedeniyle meme altında oluşan cilt sorunları, sutyen askıları nedeniyle omuzlarda oluşan bası izleri gibi bulgulardan birkaçı ya da hepsi bulunur. Bunun dışında giydiğini yakıştıramama, bakışları üzerinde hissetme, sportif aktivitelerde zorlanma gibi sosyal ve psikolojik sorunları da vardır. Meme, yağ ve meme dokusundan oluşan bir organdır. Bazı kişilerde yağ dokusu oranı daha fazladır ve kimi zaman vücuttaki genel şişmanlıkla ilgilidir. Bu durumda kilo verme veya liposuction etkili olabilir. Ancak meme dokusunun fazlalığı durumunda tek seçenek meme küçültme ameliyatıdır. Meme küçültme ameliyatı sırasında meme hem küçültülür hem de dikleştirilir. .
Ne zaman yapılmalıdır?
Meme küçültme ameliyatı meme gelişimini tamamlamış her kadına yapılabilir. Günümüzde uygulanan tekniklerin hemen hepsi süt verme özelliğini korumaya yönelik olsa da bu olasılık %80- 90 dır. Bu nedenle ameliyat sonrası yeni bir gebeliğin planlanmıyor olması daha çok tercih edilen bir durumdur. Kadın yaşamının belli dönemlerinde memeler ciddi hormonal etki altında kalır. Bunlardan biri ergenlik dönemidir. Juvenil meme hiperplazisi (juvenil gigantomasti) nadir de olsa ergenlik döneminde görülen meme büyümesidir. Ve erken yaşta meme küçültme ameliyatı endikasyonu vardır. Diğer bir dönem gebelik ve süt verme dönemidir. Bu dönemde yine hormonlar ve alınan kilolar nedeniyle memelerde büyüme oluşabilir. Süt verme dönemi bitince memeler eski durumuna dönebilir, eskisine göre büyük kalabilir veya sarkma ve hacminde azalma ortaya çıkabilir. Ameliyat kararı vermeden önce süt vermenin sonlanmasının üzerinden birkaç ay geçmesi beklenmelidir.
Ameliyat öncesi hazırlık
Ameliyat öncesi sigaranın bırakılması en azından azaltılması ameliyat sırasındaki anestezi ve ameliyat sonrası doku beslenmesi problemlerinin oluşmaması açısından önemlidir. Yine bütün ameliyatlarda olduğu gibi kan sulandırıcı ilaçların ve gıdaların ameliyattan yaklaşık 10 gün önce kesilmiş olması gerekir. Kalp- damar, şeker, kan, tiroid hastalıkları olup olmadığı ameliyat öncesi konuşulmalı gerekirse ilgili branş uzmanlarından konsültasyon istenmelidir. Memede iyi ya da kötü huylu bir tümör olup olmadığının araştırması ameliyat öncesi istenen tetkiklerle ortaya koyulmalıdır. Ben 40 yaş altı hastalarımdan meme USG (ultrasonografi), 40 yaş üstü hastalarımdan mammografi mutlaka istiyorum. Gerekli diğer kan tetkikleri ameliyat öncesi hastanede yapılmakta ve anestezi uzmanınca değerlendirilmektedir.
Ameliyat
Meme küçültme ameliyatı hastane ortamında ve genel anestezi altında yapılır. Yaklaşık 3-4 saat sürer. Teknik olarak çok sayıda meme küçültme yöntemi vardır. Bu yöntemlerin hepsinde fazla deri, yağ ve meme dokusu çıkarılır. Nipple- areola kompleksi ( koyu renkli meme başı bölgesi) duyusu ve canlılığı korunarak ameliyat öncesi ölçüm ve çizimlerle belirlenen yeni yerine taşınır. Ameliyat sonrası meme başı çevresinde dairesel ve burdan meme altı kıvrımına doğru uzanan dikey bir iz (vertikal skar) mutlaka kalır. Bazı tekniklerde meme altı kıvrımı üzerinde de bir iz (t skar) kalır. İzler başlangıçta kızarık ve kabarık olabilir. Yaklaşık bir yıl içinde giderek hafifler ve daha soluk bir hal alır. Hastanın cildi kabarık ve kızarık iyileşmeye meyilliyse (hipertrofik skar) iyileşmeye yardımcı olması için bazı silikonlu kremler ya da malzemeler kullanılabilir. Hipertrofik skar tedavisi yapılabilir.
Ben genellikle vertikal iz bırakan medial pediküllü meme küçültme yöntemini, çok iri memelerde ise T skar bırakan inferior pediküllü meme küçültme tekniğini uyguluyorum. Burada amaç, meme dokusu ve deriyi ayrı, ayrı şekillendirmek ve deriye yük bindirmeden, deriyi bir örtü gibi aşırı gerilme olmadan kapatmak ve kalacak olan izi en aza indirmektir. Eğer meme çok sarkık değilse vertikal skar (dikine iz) ile kapatıyorum. Meme başı – köprücük kemiği mesafesi uzadıkça “T” skara (“T” ize) ile kapatmaya geçmek gerekir. “T” skara geçildiğinde de üçgen bikiniden gözükmeyecek şekilde kapatma yapılır. Meme küçültme ameliyatında tercih edilen bu teknikle, meme ucu duyusunu bozmadan, süt verimini olumsuz etkilemeyen ve uzun süreli dik ve şekilli bir meme görüntüsü oluşturulabilmektedir. Bu teknikte ameliyat daha başarılı ve ameliyat sonrası görüntünün ömrü daha uzundur.
Ameliyat sonrası
Meme küçültme ameliyatı çok ağrılı bir ameliyat değildir. Oluşacak ağrı verilen ağrı kesici ilaçlarla kolaylıkla kontrol altına alınabilir. Ameliyat gecesi hastanede kalmak gerekir. Genellikle ertesi sabah drenler çekilir ve hasta taburcu edilir. Pansuman sırasında giydirilen sportif bir sutyenin 3- 4 hafta süreyle gece gündüz kullanımı hastanın bu dönemdeki konforu ve güvenli hareket edebilmesi açısından önemlidir. Ben genellikle vücutta eriyebilen dikişler kullandığım için ameliyat sonrası dikiş almıyorum. Ortalama 5-7 gün sonra işe dönülebilir. Ameliyat sonrası erken dönemde dramatik şekilde boyun, sırt ve bel ağrıları hafifler ya da geçer. Bedenin pozisyonu değişir. Fiziksel aktivitelerde büyük rahatlık oluşur. Kişinin kendine güveni artar. Meme dokularının bir kısmının çıkarılmış olması meme kanseri olasılığını da azaltmış olur.
Ameliyatın riskleri
Bütün ameliyatlarda olduğu gibi meme küçültme ameliyatında da bazı istenmeyen sonuçlarla karşılaşılabilir. Kanama hemen ameliyat sonrası oluşabilir. Böyle bir durumda yeniden ameliyathaneye alınarak kanama durdurulur. Enfeksiyon eğer oluşmasına neden olacak şeker hastalığı veya bazı cilt enfeksiyonları gibi predispozan faktörler yoksa çok nadir görülür. Ameliyat öncesi ve sonrası verilen antibiyoterapiler de enfeksiyon oluşumunu önlemektedir. Ameliyat sonrası erken dönemde hematom dediğimiz kan toplanması oluşabilir. Önlem amacıyla genellikle dren kullanılır. Bazen drene rağmen oluşabilir. Bu durumda hematom boşaltılır veya duruma göre kendi kendine geçmesi beklenebilir. En ciddi komplikasyon deride veya meme başında kayıp olmasıdır. Sigara içicisi olmak veya şeker hastalığı ya da obezite bu durumu tetikleyebilir. Ameliyat sonrası ilk altı aylık dönemde meme derisi veya meme başında hissizlik olabilir. Genellikle geçicidir. Geç dönemde karşılaşılan bir diğer problem asimetri olabilir. Aslında birçok kadında memeler doğal olarak asimetriktir. Eğer rahatsız edici düzeyde ise düzeltme ameliyatı gerektirebilir.